“Survivor” kelimesinin sözlük anlamını hepimiz biliyoruz malum, ülkemizde en çok izlenen show programlarından biri.

Survivor; hayatta kalan, savaşçı demek..

Televizyon ekranlarında izlediğimiz “survivor show” kadar eğlenceli değil maalesef sağlık alanında yaşanılan survivor, ama en az onun kadar heyecanlı…

Gelin göz atalım sağlık alanındaki Survivor’a;

Bir hemşire; alanında yaptığı eğitimi görmezden gelinerek yıllarca farklı birimlerde çalıştırılıyor, itirazlarını yapıyor, “Aa neden bu bölümde yüksek lisansını yaptın ki, diğer alanlarda yapsan daha rahat ederdin” sözlerinin şaşkınlığını yaşıyor, hukuki hakkını kullanıyor “Kim gitsin”e gerek kalmıyor, şu anda yüksek lisansını yaptığı alanda büyük bir keyifle çalışıyor..

Bir hemşire; yıllarca yoğun bakım ve postoperative bakım ünitesinde ki deneyimlerinde personel eksikliği sıkıntısı yaşıyor. Bu durumu çoğu kez dile getirmiş olmasına rağmen olaylara çözümcül yaklaşılmıyor. Ameliyat odasından uyanmış bir şekilde postoperative bakım ünitesine gelen hastanın arrest olması durumunda tek başına müdahele etmek zorunda kalıyor. Bu süreç sonunda çok yıpranıyor ve sonuç; çözümcül yaklaşılmayan bir yerde aynı yöneticilerle çalışmak istemeyip yer değişikliği talep ediyor ve gidiyor..

Bir hemşire daha; alanlarda yaşanan kayırmacılıklara karşı çıkıyor ve yıllardır özveri ve iyileştirme çabaları ile çalıştığı özellikli alandan, isteği olmadan ve hatta yüksek lisansını yaptığı halde, farklı bir birime görevlendiriliyor. Sonuç “ kim gitsin”de adı söyleniyor, elenip elenmediği belli değil..

Bunlar bizim şahit olduğumuz Survivor Show’lar..

Şahit olmadıklarımız fakat kulağımıza gelenler;

  • Bir sosyal hizmet uzmanı küçük yaş gebelikler için olması gereken prosedürü uygulamaya çalışıyor ve görevlendirmesi farklı bir yere yapılıyor..

İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz. 

  • Bir Devlet Hastanesi’nde radyoloji tekniyesi olarak çalışan 2 sağlıkçı, hastane CEO’sunun gönderdiği hastayı öne almayınca “sürgün” ediliyor. Başkentin en uzak yerlerinden birine 2 ay için gönderilen sağlıkçılar, ev ile hastane arasında her gün 3 saatlerini harcıyor.

İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz. 

  • Bir kamu hastanesinde hasta yoğunluğuyla ilgili olarak medyaya “24 saatte 300 hastaya bakıyorlar” demeci veren diş hekimine önce kınama cezası veriliyor. Bu kararın ardından farklı bir yere sürgün ediliyor.

İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz.

  • Teknolojik gelişmeleri göz ardı edemediğimiz bir dönemdeyiz.. Dolayısı ile aklını kullanan sağlık çalışanlarına ihtiyacımız var.. Gelenekselliğe aykırı belki ama 2018 yılının ilk çıkan haberlerindendi aşağıdaki haber; Japonya’da gece nöbetlerinde robot hemşireler çalışıyor..

İlgili habere buradan ulaşabilirsiniz.

Sağlık alanının survivor çalışanları yerlerini robotlara bırakamayacak; teknolojiyi desteklemediklerinden değil, geleneksel yöntemleri değiştirebilecek vizyona sahip olup akıllarını kullanabildiklerinden..

Geleneksellikten yana olan sağlık yöneticileri; “survivor” a katılmak için geç değil, yoksa yerinizi robotlar alacak!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.