2000 yılında sağlık meslek lisesinden “Hemşirelik Diplomamı” alarak mezun olduğumda önümde birden fazla seçenek vardı.

Kısa yoldan mesleğe atılıp hayal ettiğim gibi iyi ve başarılı bir hemşire olabilirdim ya da dil sınavına girerek, bir yıl hazırlık ve 4 yıllık mesleki lise öğrenimim süresince yoğun İngilizce eğitimi alırken hayallerim arasında yer alan bir İngilizce bölümüne rahatlıkla girebilirdim. Ancak mesleğimi lisans eğitimi alarak icra etmek, yüksek hemşire olmak ve alanda fark yaratmak fikri daha akılcı ve cezbediciydi benim için.

Türkiye’nin en seçkin hemşirelik lisans programlarından olan Koç Üniversitesini ilk sırada tercih etmemdeki başlıca nedenler arasında; güçlü akademik kadrosu, uluslararası müfredatı, sosyal ve entelektüel yönü güçlü hemşireler yetiştirme hedefi, İngilizce ve bilgisayar ağırlıklı eğitim, öğrenci olanakları, burs ve çalışma imkanları geliyordu.

Fakat mantığıma hitap eden bu nedenlerin yanında duygularımı da etkileyen bir durum vardı. Lise son sınıftayken hemşirelik haftasında İstanbul’un her yerinde gördüğüm “Hemşirelik bilimsel bir sanattır, hemşire aklıyla görür, yüreği ile hisseder, bilgisiyle yaşatır” yazılı dev billboardlar, Koç Grubu’nun hemşireliğe ne kadar değer verdiğini ve bu alandaki desteğinin mesleğin kazanımlarına ne kadar büyük katkılar sağlayacağını hissettirmiş ve kararımın netleşmesini sağlamıştı.

Araştıran, eleştiren, düşünen ve üreten bir hemşire olmak için okulda geçirdiğim 4 yıllık lisans eğitimim sürecinde yoğun ve sıkı ders programının yanı sıra, okulumun tanıdığı imkanlarla, Hemşirelik Kulübü Başkanlığı ve Hemşirelik Dergisi Editörlüğü yaptım, öğrenci kongrelerine poster ve sözel bildirilerle katıldım, sosyal projelerde yer aldım. Emeklerimin hiç birinin karşılıksız kalmaması başarma arzumu ve motivasyonumu arttırdı. 8 dönem Vehbi Koç Şeref Ödülü, Siemens Mükemmellik Ödülü ve 2004 Dönem Birinciliği Ödülü bu karşılıklardan sadece bazıları…

Okulda aldığım uluslararası standartlardaki mesleki eğitimin yanı sıra, insan psikolojisi ve davranışlarına yönelik aldığım derslerle, sosyal ve entelektüel yönlerimi geliştiren branş dışı diğer dersler, meslek hayatımda daha kolay fark edilmemi, kariyer yolculuğumda adımlarımı daha hızlı ve büyük atmamı sağladı.

Koç Üniversitesi’nden mezun olur olmaz Amerikan Hastanesi gibi akredite bir kurumda edindiğim tecrübe ve donanımın katkıları ise paha biçilemezdi.

Şu anda ülkemizdeki en prestijli sağlık kuruluşlarından birinde hemşirelik yöneticisi olarak görev yapıyorum ve bu başarı yolculuğumun ilk adımlarını yaptığım doğru tercihlerle attığıma inanıyorum.

Yazı Serisinin Tümüne aşağıdan ulaşabilirsiniz. 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.