Birisine anlatmakta ucuzlatıyor ya işi, ne bekliyorsun karşındakinden o acıyı gidermesini mi? En iyisi susmak, susamıyor da insan!

Dolunay olduğu bir gecenin serinliğinde üşümüştük belki. yanımdaydın tam yanımda. beraber seyrederken o güzel manzarayı, doyamayacağımızı düşünmüştük belkide. düşnmüş müydük? Ben tek düşünmüş olabilirim. Bu ifadeleri hep paralel hissetmek istememden olamaz mı? Rüzgarın getirdiği tınıyı hissetmemek ne mümkün. bir dakika lütfen evreni o an durdurur musunuz? Genelde mutluluk aramak, mantıksız çoğu zaman yersiz. anlık arayacaksın. Hatta aramayacaksın, anlık yaşayacaksın. mutluysan sarıl o ana sımsıkı. tadını çıkart. korkma, kaçıp gitmesinde.  Senin olan andan korkmak belkide kaybetme korkusunun  en temelinde yatan ilk sarsıntıdır. Neyi neden yapmak istediğini sorgular durursun. kendin, sorgularsın. yaşamını sorgularsın. meşhur O’nu kendi çapında sorgularsın. herkesin karşısında sesi çıkan sen, Karşısına geçipte sen bana ne hissediyorsun diye sormaya korkar. neden korkulur ki? o zaten senin değil, Belki yine aynı kalcak ama belkide senin olmaya başlıcak. tabiki bir obje gibi bahsetmiyorum, kastettiğim sevgisi senin olacak. hiç bir zaman bir insanı tamamen elde etmeyi düşünmemek ve beklememek gereklidir. Yoksa bu aptallıktan öteye geçmez. hem biraz seninle olursa dolunayı özlersin, rüzgarda üşümeyi özlersin, Onu umarsızca kalabalıkta izlemeyi özlersin. yalnız başına bu satırları yazarken masa da özlersin işte. Tehlikeli sorularla başlama kendine. Bu tehlike ölümcül ama bedensel değil, bağsal. şöyle ki iki kişilik ilişkilerde en son sorulması gereken şeydir neden. Zedeleyici, yıkıcı , güven sarsıcı bile olabilmekte. Güven demişken uzaktan bakarken beklediğine guvenirsin ama yaklaştıkta veya yaklaşmayı düşündükçe güvenin azalır. Kafandaki bir hayalden öteye geçemeden yitip gide belkide. off ne çok belki kullandım. hayatımız kumar adeta, olasılık üzerine kurulmuş. ‘evet evlat yalnızlık mı aşk mı?’ diye soran yaşlı amcalara rastlamışım da , bundan sonrası elindeki prayaı havaya atarken avucuna düşecek yüzünün belirleyecek oluşunda saklıymış gibi. gibi gibi gibi, bir benzetme belirtecinden ötede oldu bende. Kelimelerle yakın ilişkiler içerisindeyim heleki bağlaçlar çok severim onları. Çünkü sadece cümlelerde bizi yan yana getirebiliyorlar. Yürüyen bağlaçlar istiyorum bayım. Seninle ben diye anlamsız bir cümle kurayım, ile tutsun kolundan seni bana getirsin. ben tamamlamadan bitmesin cümle. Kağıt parçasında eksilip kelimeler dökülüp gitmesin. kalsın hep.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.